Elit Klinik, Vadi İstanbul’da yer alan tesisinde medikal estetik alanında verdiği hizmetlerle imajınıza artı katmayı amaçlamaktadır.
Özellikle dirsek bölgesindeki kararmalar için lazer teknolojisi kullanıyoruz. Bu sayede cilt tonunu eşitliyoruz ve renk düzensizliklerini azaltıyoruz.
Bu tedavi, yüksek enerjili lazer ışınları kullanır. Bu ışınlar, ciltteki fazla melanin pigmentlerini hedef alır. Bu pigmentlerin parçalanmasını sağlar. Böylece cilt tonunu açar.
Elit Klinik’te uygulanan lazerle dirsek beyazlatma tedavisi, her hastanın bireysel ihtiyaçlarına özel olarak planlanmaktadır.
Tedavi öncesinde yapılan cilt analiziyle, dermatologlarımız hastanın cilt yapısını değerlendirir. Ayrıca kararma derecesini de inceler. Bu bilgilere göre uygun bir tedavi planı hazırlar. Tedavi genellikle birkaç kısa seans içinde tamamlanır ve hastalar işlem sonrası hemen normal yaşamlarına dönebilirler.
Tedavi sonrasında, cildin korunması için hastalara bakım tavsiyeleri verilir. Bu tavsiyeler, tedavi edilen alanların iyileşmesine yardımcı olur. Böylece sonuçlar daha uzun süre kalıcı olur.
Lazerle dirsek beyazlatma tedavisi, ciltteki fazla melanin pigmentini hedef alır ve lazer ışığı kullanarak bu pigmentleri parçalar. Bu işlem, dirsek bölgesindeki kararmış cildin rengini açar ve cilt tonunu eşitler. Lazer ışığı, aynı zamanda cildin yenilenmesini teşvik ederek daha pürüzsüz ve sağlıklı bir görünüm sağlar.
Evet, lazerle dirsek beyazlatma tedavisi, uygulanan lazer teknolojisinin türüne ve uygulama yöntemine bağlı olarak genellikle güvenlidir.
Elit Klinik’te lazer beyazlatma için kullanılan Q-Switch Nd:YAG lazer cihazı, her hastanın cilt tipine uygun lazer ayarlarını kullanarak yan etki riskini ortadan kaldırır. Çevre dokuya herhangi bir zarar vermeden güvenli etkili ve kalıcı bir tedavi sunar.
Bu tedavi genellikle ağrısızdır veya hafif rahatsızlık hissi yaratabilir. Hastalar genellikle tedavi sırasında hafif bir yanma hissi veya ciltte ısınma hissedebilir. Ancak bu durumlar genellikle geçicidir ve ciddi bir ağrıya neden olmaz. Tedavi, kolay iyileşme süresi ve acısız prosedürü sayesinde kolayca tamamlanır.
Lazerle dirsek beyazlatma tedavisinden sonra iyileşme süreci genellikle hızlıdır. Hastalar, tedavi sonrasında normal hayatlarına kaldıkları yerden devam edebilirler.
Tedavi edilen bölgede oluşan hafif kızarıklık veya şişlik için endişelenmenize gerek yoktur. Lazer tedavisinden sonra bölgede oluşacak kabuklanma ile birlikte cilt hemen iyileşme aşamasına girer.
Tedavi süresi, dirsek bölgesindeki kararmanın şiddetine ve hastanın cilt tipine bağlı olarak değişebilir.
Tedavi genellikle, etkili sonuçlar elde edilmesi için 3 ila 6 seans arasında uygulanır. Her seans arasında cildin iyileşmesi için zaman tanınır.
Lazerle genital bölge beyazlatma, koltuk altı beyazlatma ve cilt beyazlatma tedavileri de mümkündür. Eğer yalnızca dirsek beyazlatma tedavisi için kliniğimize gelirseniz, seanslarınıza bu işlemleri de ekleyebilirsiniz. Bu kombine tedaviler sayesinde cildinizde aydınlık ve taze bir dokuya ulaşabilirsiniz.
Lazerle dirsek beyazlatma tedavisinin etkileri genellikle kalıcıdır. Tedavi edilen bölgenin yeniden kararmasını önlemek için güneş koruyucu kullanımı ve düzenli bir cilt bakımı rutini benimsemek oldukça önemlidir.
Lazerle dirseklerinizi beyazlattırdıktan sonra bölgede taze dokuyu besleyecek üre içeren kremler sürmek, cilt tahrişlerini önlemek ve dirseklerle dayanma alışkanlıklarına dikkat etmek önemlidir.
Hormonal değişiklikler, ilaç kullanımı ve çevresel faktörler gibi ek faktörler de cilt tonunda değişikliklere neden olabilir. Bu yüzden devamlı cilt bakımı yapmanız, kese ve nemlendirici kullanmanız, dermatoloğunuzun önerdiği bakım tavsiyelerine uymanız gerekir.
Lazer dirsek beyazlatma genellikle güvenli bir işlem olarak kabul edilir, ancak hafif, geçici yan etkiler görülebilir. Tedavi sonrasında etkilenen bölgede kızarıklık ve şişlik olabilir. Bu belirti genellikle birkaç saatten birkaç güne kadar sürer ve zamanla kendiliğinden düzelir. Bazı kişilerde uygulama bölgesinde hassasiyet, hafif yanma ve ısınma hissi görülebilir.
İşlem sonrasında cildin yenilenme süreci nedeniyle kuruluk ve soyulma meydana gelebilir. Bu, cildin üst tabakasının soyulması nedeniyle oluşur ve genellikle kısa bir süre içinde düzelir.
Nadiren, özellikle koyu tenli kişilerde hiperpigmentasyon (koyulaşma) veya hipopigmentasyon (açıklaşma) gibi cilt tonunda geçici değişiklikler meydana gelebilir. Bu yan etkiler genellikle hafif ve geçicidir.
Bu işlemden sonra cildin sağlıklı olarak iyileşmesini desteklemek için birkaç önemli noktanın dikkate alınması gerekir. Öncelikle dirsek bölgesini düzenli olarak nemlendirmeniz gerekir.
Dermatologların önerdiği bir nemlendiriciyi kullanmak cilt kuruluğunu ve tahrişini önlemeye yardımcı olabilir. Ayrıca uygulama sonrası dirsek bölgesinin güneşten korunması da oldukça önemlidir. Özellikle açık kıyafetler giyiyorsanız en az SPF 30 içeren bir güneş koruyucu kullanmalısınız.
Kimyasal içeren ürünlerden kaçınılmalıdır. Alkol veya parfüm içeren ürünler hassas cildi tahriş edebilir. Bunun yerine doğal içerikli ve yumuşak formüllü ürünlere öncelik vermelisiniz.
Ayrıca dirsek bölgesini ovalayan veya sıkıştıran giysilerden kaçınılmalı, dirsek bölgesinin rahat nefes alması sağlanmalıdır. Bölgede kabuk oluşursa doğal olarak düşene kadar dokunmamanız gerekir. Kabuğun yolunması cildin iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir.
Lazer beyazlatma sonuçları genellikle birkaç tedavi seansından sonra görülebilir. İlk seanstan itibaren bölgenin parlaklığının ve renginin açıldığını göreceksiniz ancak en iyi sonuçlar genellikle 3 ila 6 seanstan sonra elde edilir.
Tedavi süreci tamamlandıktan sonraki birkaç hafta içinde cilt tonunuz eşitlenecek ve genel iyileşme daha belirgin hale gelecektir. Tedavi sonrası sonuçlar cilt tipine ve kişinin tedaviye verdiği cevaba göre değişir.
Bu tedavi genel olarak çoğu cilt tipinde kullanılabilen bir tedavidir. Ancak işlem öncesinde mutlaka dermatolojik muayene yapılması gerekmektedir.
Koyu tenli kişilerde hiperpigmentasyon riski nedeniyle dikkatli planlama yapılması gerekebilir. Ayrıca bu prosedür, aktif cilt enfeksiyonları, açık yaralar veya aşırı duyarlılık gibi tıbbi rahatsızlıkları olan kişilerde kullanılmamalıdır.
Dermatolog tarafından yapılacak ön değerlendirme, tedaviye uygunluğu belirleyecek ve en iyi sonuç için uygun yöntemin seçilmesine yardımcı olacaktır.
Saniyeler içinde formu doldurun. Size yardımcı olalım.rn